Yönetmen : Türkan Derya
Senaryo : Ali Ulvi Hünkar
Müzikler : Derya Köroğlu
Yıl : 2001
Yapım : TRT
Bölüm Sayısı : 47
Olcay : Zuhal Olcay
Yusuf : Emre Kınay
Havva : Meral Okay
Ömer : Ruhi Sarı
Duru : Özgü Namal
Ferhan : Oktay Kaynarca
Ali : Uğur Polat
Önem : Günay Karacaoğlu
Tevfik : Ümit Çırak
Nilgün : Yeşim Ceren Bozoğlu
Sabri : Hikmet Karagöz
Doğan : Deniz Oral
Serhat : Emrah Elçiboğa
Lale : Itır Esen
Pembe : Yasemin Çonka
Rüstem : Ahmet Saraçoğlu
Yalçın : Nejat Birecik
Engin : İlhan Şeşen
Tülin : Pıtırcık Akerman
Daha hiçbir şey yaşamadım ki ortasında olayım hayatın. Ama kenarındayım, o kesin! Hem de en kenarında. Bizim mahalle gibi şehrin dibinde...
<$Bkışın hiç birlikte izlemedik ..ne dersin?>
<$B"Neden olmasın" derim ;)>
<$Byine tarifi imkansız şeyler... anlatmaya ne mektuplar, ne de sözler yeter... şahsen ben daha tanımını yapamıyorum... çokca acıdan ibaret gibi geliyo bu aralar...
yedi tepe istanbul bekle beni, bu hafta sonu ilk kez istanbul görcek bu tırtıl...>
<$B"Kaç kişi kaldık azizim, sevgilisine aşk mektubu yazmayı hüner sayan? Kaç kişi kaldık mürekkebi damlayan bir kalemle tek telaşı güzel cümleler kurmak olan? Gece pencerenin kenarında bir kağıdı Türkçe ile süslemeyi marifet bilen, kaç kişiyiz?
Aşk mektupları cüretkârdır en başta. Çünkü o en güzel cümlelerin en dokunaklı yerinde sevdiğinin hayal kırığı bakışlarıyla karşılaşma olasılığın yoktur mesela. Yada büyük bir cümlenin, içinden defalarca prova ettiğin yerinde sözünün kesilme olasılığı da yoktur. Sen nasıl hayal ediyorsan sevdiğini o mektubu okurken, öyle söylersin içindekileri. Aşık da sensindir yazarken, maşuk da sen… Bu yüzden cüretkârdır her şeyden önce aşk mektupları. Sakınmaz en patavatsız cümlelerini."
ne söylenebilir ki...
yusuf ´unda dedigi gibi " bazen aldigim nefes bana yetmiyor " ..
yine cok güzel anlatmissin özgür yaa...helal olsun ...>
<$BTırtıl,
Hoşgeldin İstanbul'a diyelim o zaman =)
Optio,
Aldığımız nefes yetmiyorsa, aslında güzel bir şey bu. Yaşadığımızdan fazlasını yaşıyoruz demektir ;)>
<$Boktay kaynarca ne kadar da genç degil mi.. gözümüzde büyüdü adam.. kurt oldu vadiye çıktı haşin bakmaya başladi..
bnm bu dizide en sevdigim karakter yusuf ve duruydu :)
aşk mektubu.. en son aldigimda hiçbir şey ifade etmemişti.. sevmiyince mektup sana ait degilmiş gbi geliyor.. sanki başkasina yazilmiş..
baş baş kınayım
dikkat et kendine
ya baksana c.tesi müsaitmisin :D bir şeyler ayarlaiyor.. özledim snei sen de gelsen>
<$BMinem,
Valla Kaynarca o zamanlar Özgü Namal'ı ayartacak kadar hızlıymış ama :)
Mektup konusunda... O yazanın maharetine bağlı ;)
Cumartesi...
İnan ki o gün hiçbir şey belli değil. Çok karışık bir gün olacağını tahmin ediyorum. Ama bakalım, kısmet :) Siz ayarlayın.>
<$Byine son noktayi koymussun..sinir oluyorum..lafimin üstüne bi son söz söylenince..
heheheh..
bak simdi son söz benden gelicek :))
aldigimiz nefes yetmiyorsa , yasadigimizdan fazlasini yasiyoruz demektir ...
bence yasayamadigimiz anlarin nefesini bosuna cektigimiz icin agirlik yapiyo...bence tabii ;))
yaaaaaaa..iste öylee..>
<$BSevgisini yüreğinde besleyip yeşerten,diliyle yön veren,kalemiyle olgunlaştıran aşıklara hayranımdır.
...
Aşk kağıda dökülünce anlamı daha farklı oluyor.Yüreğinde taşımak ise artık marifet.Aşk zamanla anlam yitirebiliyor ama aşk mektupları anlamını kaybetmez.Eline aldığında kağıdı dilinden düşen sözcükleri kalbinin atışını hızlandırabiliyorsa o zaman gerçekten aşıksın demektir.
...
Umar
www.umarturkoglu.com>
<$BÇok güzel bir dizi. Ancak üniversiteye geldiğimden beri hiç izleyemedim. Hâlâ devam ediyor mu onu da bilemiyorum...>
<$BYorum Gönder
Designed by FinalSense.com Copyright © 2006-2007 <$BYEDİTEPE İSTANBULfont>